Atatürk’ün tarihsel varlıkların korunmasındaki düşünceleri, söylemleri ve uygulamaları

Tez KünyeDurumu
Atatürk’ün tarihsel varlıkların korunmasındaki düşünceleri, söylemleri ve uygulamaları / The thoughts, discourses and implementations of Atatürk about preserving the historical assets
Yazar:MUSTAFA KEMAL YEDİGÜL
Danışman: YRD. DOÇ. DR. İSMAİL CANSIZ
Yer Bilgisi: Gazi Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / Tarih Bölümü / Tarih Ana Bilim Dalı / Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Bilim Dalı
Konu:Tarih = History ; Türk İnkılap Tarihi = History of Turkish Revolution
Dizin:Arkeolojik kazılar = Archaeological excavations ; Atatürk = Atatürk ; Müzeler = Museums ; Tarih = History ; Tarih araştırmaları = History research ; Tarihi eserler = Historic buildings ; Tarihi koruma = Historic preservation
Onaylandı
Yüksek Lisans
Türkçe
2014
102 s.
Geçmişten günümüze gelen gelenekler, görenekler diğer tarihi miraslar kültürün zenginliğini gösterir. Yani kültürümüzü ve kültürel değerleri korumanın temel yolları tarihi mirasımıza sahip çıkmaktır. Her millet kendi tarihi kültürüne sahip çıkarken, diğer uluslara empati ile yaklaşmalı ve devraldıkları tarihi mirasa saygı duymalıdır. Günümüzde tarihi değerler, İnsanlığın ortak mirası olarak kabul edilmektedir. Ülkemizde tarihsel değerlerin korunması konusundaki en ciddi çalışmalar Atatürk ile başlamıştır. Atatürk’ü diğer Dünya liderlerinden ayıran en önemli özelliklerinden birisi, onun tarihten çok geniş ölçüde yararlanmasıdır. Atatürk’ün tarihsel değerler üzerine birçok söylemi yer almaktadır. Bunun haricinde tarihsel değerlerin korunması yönündeki uygulamaları da çalışmanın içeriğinde ayrı bir zenginliktir. Bu bağlamda tezimiz bir literatür çalışması olarak, Atatürk’ün tarihsel değerlerin korunması üzerine söylemleri ve uygulamaları ile sınırlıdır. Milli Mücadele döneminde hep ileriye bakan Atatürk, yeni devletini kurduktan sonra geçmişe dönerek, devletin sağlam temellere dayanması için ‘tarih ilmiyle meşgul olmaya başlamıştır. Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu, Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi gibi pek çok araştırma ve eğitim kurumu da açılmıştır. Bu kurumlar tarafından yapılan çalışmalar ise, özellikle İslamiyet öncesi Türk tarihi ile Anadolu Medeniyetleri tarihi üzerinde yoğunlaşmıştır. Bu bağlamda pek çok arkeolojik kazıda yapılmıştır. Yapılan kazılar sonucu ortaya çıkan materyaller de ülke çapında pek çok müze kurularak koruma altına alınmıştır. İslamiyet öncesi Türk tarihi ve Anadolu Medeniyetleri üzerine bu denli yoğun çalışmalar yapılırken, Osmanlı zamanı Türk tarihi üzerinde ise fazlaca durulmadığı ilk planda göze çarpmaktadır. Türk Tarihinin Ana Hatları isimli 600 sayfalık eserde, Osmanlı Tarihine sadece 50 sayfanın ayrılması da buna bir örnektir. Ancak bu durumu, İslam öncesi Türk tarihi çalışmaları konusundaki açığı kapatmak ve rejimsel kaygılar duyulması gibi sebeplerle açıklamak mümkündür. Özetle, söylemleri ve uygulamaları incelendiğinde, Atatürk’ün, kendi değer ve özellikleri içinde, bağımsız, sosyal ve tarihi şartların gerekli kıldığı sağlam temeller üzerine oturmuş bir Türkiye Cumhuriyeti oluşturmak istediğini söyleyebiliriz.
The traditions, customs and the other historical heritages from past show the wealth of culture. It means that the basic way of saving our culture and cultural assets is preserving our historical heritage. While preserving their own culture, every nation should be empahetic to other nations and be respectful for the historical inheritage they have taken over. Today historical assets are approved as the common heritage of humanity. In our country, the most serious studies on preserving historical assets started with Atatürk. One of the most important properties of Atatük, which distinct him from other world leaders, is his utilization of history widely. Atatürk has lots of discourses on the topic of historical assets. In this study there are lots of discourses of Atatürk on the topic of historical assets. In this regard, as a literature study, my thesis is restiricted with the discourses and implements of Atatürk on the topic of preserving historical assets. While looking ahead at the time of independence war, Atatürk began to be busy with history science after founding the new state in order to lean the state to solid basis. Many researches and education institutions were opened such as Turkish Historical Society, Turkish Language Institution and the Faculty of History, Language and Geography. The studies which were held by these institutions were especially about Pre-Islamic Turkish History and History of Anatolian Civilizations. In this regard, most of archaeological excavations were done. The materials which were gotten from these excavations were preserved in the museums built around the country. At first sight, it draws the attention that the Turkish history during the Ottoman Period wasn’t dwelt on much whereas Pre-Islamic Turkish History and History of Anatolian Civilization were studied so intensively. Reserving just 50 pages for Ottoman History in a 600-page work is an example for this. However, it is possible to explain this situation with reasonable causes like bridging the gaps of Pre-Islamic History and worrying about the regime. In brief, when his discourses and implementations were viewed.we can say that Atatürk wanted to form a Turkish Republic which is independent in its own values and features,built on solid basis required by social and historical conditions.

Download: Click here